Ölüm Hakkında

Ölüm, ne idüğü bilinmez, bütün dinlerde Tanrı'ya kavuşma olarak görülür. (İnanışlarda değil, dinlerde) Batıda, insanlar hayatlarını dine göre şekillendirmezler. Din, daha çok bir gelir gider yani çıkar kaynağıdır. Ölüm hayattan kopmadır. Doğuda ise tam tersidir. Ölüm hayattan kopma değil öbür hayata, beklenen ve arzulanan hayata kavuşmadır. Batıda ölümden korkulur. Doğuda ölüm kardeştir, ondan korkulmaz. Ya Orta Dünya ? Türkler, hatta Ruslar ne düşünür ölüm hakkında ? Bunlar aslında değişik kavramlardır. Günümüzde rus kelimesi bir ırkı değil bir topluluğu temsil eder. Yahudi Almanlar, Slavlar, Çekoslavlar, Grekler, Kazaklar, Tatarlar, Kırımlılar ve daha fazlası... Yoldan geçen iki kişiyi alsanız, ölümle tehdit etseniz ikisi aynı düşünceye sahip olmaz. Biri çok korkar ölümden, diğeri pek umursamaz. Ya Türkler, ah Türkler... Çok korkarız ölümden. Korkmayız aslında, korkutuluruz. O ana kadar çok korkarız fakat ölüm anı bir cesaret alır, galeyana geliriz. "Türk" olduğumuzu ölürken hatırlarız. Nereden mi biliyorum ? Boşverin. Ölüm nedir peki ? Neden gömülürüz, yakılırız ? Ne isteriz boş vücutlardan ? Bilmem. Bilemem. Bilemezsin. Bilemeyiz ... Fakat ölümden korkmamalıyız. Yaşamak daha zordur çünkü . Kolaya kaçmamalıyız tamam ama vakti geldiğinde zordan da korkmamalıyız. Neyse bu yazı kimseye birşey kazandırmayacak fakat paylaşacağım, sanırım. İyi hayatlar sevgili okurlarım. İyi hayatlar ve korkusuz ölümler...

Yakın zamanda dedesini kaybeden arkadaşımız Ece Ceren ESEN'e başsağlığı diliyorum.

Oğuzhan Kaplan